Ana Sayfa Manşet Birlikte çözüm üretmeliyiz

Birlikte çözüm üretmeliyiz

Türkiye İlaç Sanayi Derneği (TİSD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Ulusoy

İlaç sektörünün en köklü çatı kuruluşundan gündem değerlendirmesi

Türkiye İlaç Sanayi Derneği (TİSD) Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Hasan Ulusoy’dan İlaç Sektörü ve önümüzdeki dönem Dernek çalışmaları özelinde görüşlerini alacağız.

Sayın Başkanım öncelikle TİSD başkanlığınızı kutlar ve başarılar dileriz.

W- İlaç sektöründe TİSD’nin konumu ve önemi nedir? Başkanlığınız döneminde neleri gerçekleştirmek istiyorsunuz?

H.U.- Teşekkür ederim. Türkiye İlaç Sanayii Derneği sektörün en köklü çatı kuruluşudur. Kuruluş yılı 1951. Dolayısıyla ülkemizde ilaç sanayinin eczane ve laboratuvarlar sonrası büyüme döneminin tamamında var olmuş, bütün yeniliklere, gelişmelere, büyük değişimlere katkı vermiş bir kurumdur. Bu dönemde sektörümüz yine hızlı bir değişim içinde ve gelecekle ilgili endişelerimiz var. Bir yandan içinde bulunduğumuz pandemi probleminin de gösterdiği gibi her an ayakta, güçlü, kendine yeter bir noktada olma mecburiyetimiz var. Bu sebeple de sektördeki tüm firma ve çatı kuruluşlarının birlikte hareket ederek ihtiyaçları, öncelikleri, yapılması gerekenleri belirlemesi ve kamu ile yakın işbirliği kurarak çözüm yolları üretmesi gerekiyor. Birinci önceliğim bu olacak.

W- Üyelerinizin yurt içi-dışı yatırımları hakkında bilgi alabilir miyiz?

H.U.-Derneğimize üye hem tamamen yerli ama yurtdışında faaliyeti olan hem de merkezi başka ülkede olup ülkemizde faaliyet gösteren firmalar var. Dolayısıyla faaliyet alanı açısından tam bir multinasyonel durumumuz var.

W- İlaç sektörü olarak üretim hacmi, ihracat ve ilaçtaki cari açık konusunda görüşlerinizi alabilir miyiz?

H.U- Ülkemizde geçen yıl iki milyar üç yüz milyon kutu ilaç tüketildi. Bunun da yüzde doksana yakın kısmı ülkemizde üretiliyor. Ancak bunun parasal karşılığı yüzde elliler civarı. Yani bedelin yarısı olduğu gibi dışarıya gidiyor. Yerli üretimde de ithal katkı payı çok yüksek. Sonuç olarak yıllardır dört milyar dolar civarında yıllık cari açık veren bir sektörüz. Ülkemiz için ciddi problemdir, çözebilmemiz lazım. Bunun bir yanı elbette yerli üretimin teşviki. Ancak daha önemlisi sağlıklı bir ihracat yapısının oluşturulması. Bunu yapabilecek birikimimiz var.

W- Devletimizin ‘İlaçta Dışa Bağımlılığın Azaltılması’ hedefi ve 2023 vizyonu ile örtüşen çalışmalarınız ve bu konudaki düşünceleriniz nelerdir.

H.U.- Biraz önce söylediklerim tam da buna yönelik. Kritik ifade ‘dışa bağımlılığın azaltılması’. Derneğimizin görüşü de 10. ve 11. kalkınma planlarında yer alan bu hedef ile paralel. Elbette yabancı sermaye, dışarıdan yatırım çekme, teknoloji transferi gibi konularda hiçbir olumsuz yaklaşımımız yok. Ancak, değişik vesilelerle fark ettiğimiz üzere ilaç gibi stratejik bir sahada en azından üretimin ülke içinde yapılabiliyor olmasının önemi büyük. Vatandaşlarının yüzde yüzünü sağlık güvencesi altına almış, ilaçların da tamamına yakınını ödeme kapsamında tutan bir ülke için en doğru yaklaşım zaten bu. Birlikte çözüm üretmemiz lazım. 

W- Önemi bu salgın döneminde son derece ortaya çıkan ilaç hammaddelerinin üretiminde durum nedir. Neler üretilmeli, hangi gruplarda dışa bağımlılık azaltılmalıdır?

H.U.- Bu çok önemli bir başlık. Halihazırda üç üye firmamızın hammadde tesisi de var. Hep eksikliğini duyduğumuz bu konuda dünyaya yoğun şekilde hammadde satan ülkelerle boy ölçüşecek bir seviyeyi hedeflememiz gerekir. İlaç, tüm alt grupları, çeşitleri ve formları ile stratejik sektör olarak tarif edildi ülkemiz için. Kimi ülkelerde OTC olarak da satılabilen bazı ilaçların hammaddeleri için bile ihracat yasağı koyan ülkeler oldu biliyorsunuz. Kimin aklına gelirdi bir gün bu ürünlerin stratejik önemi haiz olacağı. Olabiliyorsa tümü burada üretilebilmeli tabii. Ancak dediğim gibi değişik sebeplerle bu mümkün olamıyor. Hiçbir ülke de bu durumda değil. Sağlık otoritesi, her tür olumsuz ihtimali düşünerek bir takip ve stok sistemi oluşturuyor zaten, beklenmeyen durumlar için. Önemli olan o gün geldiğinde bu dönüşümü yapabilme kabiliyetinizin olması. Buna hazır olunmalı.

W-  Tüm Dünyada olduğu gibi ülkemizde de tedavi alanları hızla Biyoteknolojik ilaçlara kayıyor.  Bu konuda sizlerin de çok önemli çalışmalarınız olduğunu duyuyoruz. Düşüncelerinizi ve üyelerinizin bu alandaki çalışmaları hakkında bilgi alabilir miyiz?

H.U- Evet bu saha hızlı bir şekilde büyüyor. Şimdiden ülkemiz tüketimi içinde payı yüzde yirmiye yaklaştı. Elbette gelecekte de var olabilmenin anahtarlarından biri. Üye firmalarımızdan bu konuda yatırımı olanlar var. Hatta ülkemizin tam anlamıyla ilk biyobenzer ilacını geliştirip üreten firmanın üyemiz olduğunu belirtmek isterim.

W- TİSD ve üyelerinizin içinde bulunduğumuz küresel salgına yönelik aldığı önlemler nelerdir?

H.U.- TİSD ve firmalar başlığı ile cevap verirken önlem kelimesi tam yerine oturmuyor. Bizim bu dönemde yapmaya çalıştığımız şey, ara vermeden faaliyete devam etmek. Tüm üyelerimiz her zamankinden daha fazla gayret içinde. Önlemleri elbette çalışanlarımız açısından eksiksiz aldık, uyguluyoruz. Zaten sektörümüz ürünler kadar çalışanlar açısından da çok ileri güvenlik sistemleri ile çalışır. Virüsten korunmak için gerekli ilave tedbirler de alındı ve sıkı şekilde takip ediliyor. Tüm sağlık çalışanlarının sağlıklı, güçlü şekilde hizmete devam edebilmeleri hepimizin sigortası. En çok onlar için özen göstermemiz lazım.

W- Saha personellerinin çalışma serbestisi geldiğinde alınacak kişisel koruyucu önlemler ve çalışma şekli konusunda nasıl bir uygulama yapacaksınız?

H.U.- Bunlar şimdiden öngörülebilen şeyler değil. Zaten ilgili kurumlar tüm gelişmeleri izleyerek sürekli yeni algoritmalar oluşturuyor ve tüm ülke olarak ona uygun davranıyoruz. Bilim kurullarının ve otoritenin koyacağı kurallara harfiyen uyarız. 

W- Özellikle saha çalışanlarında iş kaybı tedirginliği oluştu bu konuda aldığınız önlemler nelerdir?

H.U.- Bu dönemde hastane ve eczane ziyaretleri durdu malumunuz. Arkadaşlarımız için bu dönem uzaktan da olsa bilgi tazeleme, kendini geliştirme fırsatı. Sürecin çok uzamayacağı, dolayısıyla tekrar normal günlere döneceğimiz umudu taşıyoruz.

W- Salgın sonrasında ilaç sektöründe nelerin farklı olacağını düşünüyorsunuz?

H.U.- Hızlıca normal hayata döneceğimizi umuyorum. Ancak umuyorum bu dönem, biraz önce söz ettiğim, kendine yetme, bağımlı olmama gibi kavramları hiç çıkmayacak şekilde zihnimize yerleştirir.

W– Covid -19 salgını üyelerinizi nasıl etkiledi. Hedeflerde sapma olabilir mi?

H.U.- Bu kaçınılmaz. Çünkü birçok branşta hekim ve eczaneye başvuru sayısı çok azaldı. İnsanlar sokağa çıkarak riske girmektense dişini sıkmayı tercih ediyor. Hedefleri tutturmak zor olabilir. Önemli olan bu badireyi en az zararla atlatmak. Ülkemiz, sektörümüz kendini hızlıca toparlar, buna inanıyorum.

W- Son günlerde €’da önemli artış söz konusu fakat biliyoruz ki İlaç fiyatlarını belirleyen 2020  sabitlenmiş  € kuru 3,81.Bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz?

H.U.- Bu sıkıntılı dönemde değil, her zaman gündemde olduğu için ve böyle günlere hazırlıklı olmayı zorlaştırdığı için kısaca cevap vereyim. Bu uygulama, çözüm üretmenin olmazsa olmazı araştırma geliştirme çalışmaları başta olmak üzere tüm faaliyeti riske attığı için, normale dönüşün ardından mutlaka ele alınmalı.

Örnekledim, sağlık sistemimizden, ilaç teminine kadar bu alanda dünyanın gıpta ettiği durumdayız. Ancak sürdürülebilirliği konusunda çok endişeliyiz.

Mesela, ülke olarak gayrı safi milli hasıla içinde ilaca ayırdığımız pay yıllar içinde azalarak % 0,8’e geldi. Bu oran benzer ülkelerde % 1,5 civarı. Şimdilik bu kadarlık cevapla yetinelim isterseniz.

W- Küresel salgın döneminde kamudan beklentileriniz nelerdir?

H.U.- Sağlık sektörü ve çalışanları başta olmak üzere tüm kritik sahalarda hizmetin, tedarikin aksamadan sürdürülmesi, bunun temini. Yaşadığımız olağanüstü durum sebebiyle ‘ekonomik istikrar kalkanı’ adı altında çok isabetli bir paket açıklandı. Orada listelenen ‘mücbir sebep sektörleri’ arasında ilaç yok. Mutlaka dâhil edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

W- TİSD’nin tüm zor zamanlarda toplumumuza yaptıkları katkıları biliyoruz. Geçmekte olduğumuz bu zor günlerde halkımıza, kamuya ve sektöre yönelik mesajlarınızı alabilir miyiz?

H.U.- Evde kal! Hayat eve sığar! Tek tek ve hep birlikte! Başka mesaja gerek var mı? Ve elbette bu dönemde canını dişine takarak çalışan sağlıkçılar, güvenlikçiler, hizmet sektörü mensuplarına binlerce teşekkür…

W-Covid-19 tedavi ürünleri için TİSD olarak girişimleriniz var mıdır?

H.U.-Elbette. Söylediğim gibi, ülkemizin bu konudaki her ihtiyacında çözüme katkı vermeyi görev sayarız. Bazı üyelerimiz bireysel ya da kamu-üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde bu konuda çalışmaya başladılar.

W- Sayın Başkanım değerli görüşleriniz ve paylaşımlarınız için şükranlarımızı sunarız