Ana Sayfa Manşet Tıp ve Hukuk Günceli İçinde Ağırlığı Artacak Konular

Tıp ve Hukuk Günceli İçinde Ağırlığı Artacak Konular

W- Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi kurucu Dekanı Prof. Dr. Dr. h. c. Yener Ünver’den görüşlerini almaya devam ediyoruz.

Sağlık/Tıp Kongre serinizin 4 Etabı. Adli Bilimciler Derneği ile Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi olarak müştereken 3-4 mayısta “ IV. Uluslararası Sağlık Hukuku Kongresi”ni gerçekleştirdiniz,   kongre de defansif tıp dan genetik incelemeler etiğine kadar farklı konularda sunumlar oldu.
Kongrenizin genel bir değerlendirmesini alabilir miyiz?

Y.Ü.- Kongremiz eğitim yılının dönem ortasında ve hafta içinde olmasına rağmen, son derece başarılı geçti. Hatta bir gün öncesinde yine Öz.Ünv. Hukuk Fakültesi olarak İstanbul Barosu ile müştereken yaptığımız karşılaştırmalı Gen Hukuku Sempozyumuna rağmen, hemen akabinde 2 gün süren bu Kongreye de çok katılım oldu. Yabancı konuşmacılar kadar Türk konuşmacılar da son derece başarılı idiler. Yaklaşık 50 sunum ve poster sunumu oldu,  çok fazla tebliğ olması nedeniyle, sunumlar ikinci gün aynı binada iki ayrı salonda paralel bir şekilde gerçekleştirildi. Her iki gün de salonda tüm izleyici ve konuşmacıların son dakikaya kadar mevcut olmaları ve tartışmaları aktif bir şekilde katılmaları Kongrenin kalitesini daha da artırdı. Konular, birkaç küçük istisna dışında, tümüyle yeni ve/veya üzerinde ülkemizde pek yayın olmayan veya çok az çalışılmış konulardı. Sunumlar iyi ve basıma hazır ayrıntılı hazırlanmış, mevzuat yanında karşılaştırmalı hukuk, öğreti ve yargı kararları ışığında ele alınmıştı. Çok kaba bir özetle belirtecek olursak, üremeye yardımcı tedavi merkezleri ve bu merkezlerde ortaya çıkan hukuksal sorunlar, açlık grevleri, sağlık alanındaki yabancıların Türkiye’deki çalışma hakkı, sağlık hukukuna ilişkin Anayasa Mahkemesi kararları, tıbbi standart ve hekimin takdir yetkisi, özel sağlık sigortaları, deneyler, soybağı, fizyoterapideki sorunlar, bilirkişilik, adli bilimler, ebelik, Nörohukuk ve yapay zeka, kök hücre, ilaç sanayi, ilaç denemeleri, ilaç ruhsatları, hasta mahremiyeti ve suçu ihbar yükümlülüğü, aydınlatma dışında bilgilenme hakkı, kişilik hakları, ötenazi, tıbbi uygulama hataları, tazminat davaları, çocuk izleme merkezleri, deliriyum ve ceza ehliyeti, hukukta psikiyatri, yoğun bakım sorunları, hemşirelik uygulamaları, çocuk istismarı vb. konulardı. Polonya ve Kosova’dan katılan konuşmacıların sunumları da kongreye renk kattı.

W- Kongre de sağlık hukuku çerçevesinde hekimlerin yanısıra diğer sağlık mensuplarının da adli yükümlülüklerini işlediniz, öne çıkan meslek grubu ve konusu neydi paylaşır mısınız?

Y.Ü.- Ağırlıklı genç akademisyen, doktor, hemşire ve avukatın katıldığı kongrede kaliteli tartışma ve görüş alışverişleri oldu. Öğrencilerden de çok ilgi oldu. Sağlık ve ilaç sanayisinden yöneticiler ve doktorlar ve akademisyenlerin ağırlıklı olduğu söylenmelidir.

W- Kongrenin size göre EN’leri nelerdi?

Y.Ü.- En çok ilgi çeken konuların başında adli bilimler alanında sunulan ve daha önce üzerinde hemen hemen hiç durmamış detay konular, nörohukuk, sağlıkta yapay zeka kullanımı, psikiyatri ve ceza ehliyeti ,embriyonun hukuken korunması ve yapay döllenme, organ nakli, etik hukuk çatışması, Yabancıların Türkiye’de sağlık alanında çalışan hakları, sağlık sigortası ve yabancı ülkelerdeki tazminat davası uygulamaları ile yüksek mahkeme kararlarının analizi dikkat çeken konuların başında idi.

W- Önümüzdeki kongreye muhtemel tarihi ve işlemeyi düşündüğünüz yeni konular nelerdir?

Y.Ü.- Önümüzdeki yıl birkaç konuda yoğunlaşmaya düşünüyoruz: Bunların başında gen hukuku ve klonlama gelmektedir. Diğer taraftan, Avrupa Birliği’nin 25 Mayıs 2018 tarihinde yürürlüğe soktuğu yeni Regülasyonu dolayısıyla sağlık alanında kişisel verilerin kullanılması/korunması ile yapay zekanın sağlık alanında kullanılmasının doğurduğu hukuksal sonuçlar ve tamamlayıcı/alternatif tıp yöntemleri çalışma alanlarımız oluşturacaktır. Ağırlıklı olarak karşılaştırmalı hukuk çalışması yaparak, Dünyadaki yeni gelişmeleri ülkemize aktarmayı düşünüyoruz. Nitekim, belirttiğim konularda da Türkiye’de yeni çalışmalar yapılmakla birlikte, hem hukuk hem tıp açısından Batı ülkelerindeki çalışmaların çok gerisindeyiz; ara çok açılmış durumda. Konunun çok bilimli bir yaklaşımla, özellikle sağlık, adli bilimler ve hukuk alanındaki uzman akademisyenlerin ve uygulamacıların ortak terminoloji, bilgi/tecrübe değişimi, içerik olarak ortak kavram ve hukuki anlayış birliği içerisinde evrensel standartlara uygun çalışmaların ülkemiz açısından önemli bir ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz

W- Değerli Hocam görüşlerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederiz.

 Y.Ü.- Ben teşekkür ederim. Saygılarımla.