Merhaba Sevgili Dostlarım,
Bildiğiniz gibi sosyal medya, artık günümüzün olmazsa olmazları arasında. Bireysel kullanımlar bir yana, özellikle de yazımızın da başlığında da belirttiğim gibi, kurumsal iş dünyamızda. Ama tabii ki ürün veya hizmetlerinizle ilgili, doğru kanalı veya kanalları seçmek kaydıyla!..
Ayrıca, Sn. Temel Aksoy’un Markalar Sosyal Medyada Ne Yapmalı? Başlıklı yazısında belirttiği
“Sosyal paylaşım siteleri, sadece arkadaşlarımızla ilişki kurmamızı kolaylaştırmadı + Herhangi bir şekilde satın aldığımız markaların, hoşlandığımız veya hoşlanmadığımız taraflarını herkese duyurmamızı, alışveriş alışkanlıklarımızı, tüm haberlere ulaşma + Televizyon ve video izleme gibi, davranışlarımızı da değiştirdi.
Twitter (X), Facebook, Instagram, YouTube ve LinkedIn gibi platformlar, insanların; markalar ve kurumlar hakkındaki beğeni veya şikayetlerini duyurma mecraları oldu.
Eskiden markalar kendileri hakkında kamuoyuna yansıyan bütün mesajları kontrol etme gücünü ellerinde tutuyorlardı. Ama internetle birlikte, kontrol artık markaların ve kurumların elinde değil. Bugün artık herkes içerik üretebiliyor. Artık herkes yayıncı!
İnternet ortamında ilişkiler daha sıcak ve samimi. İnsanlar da markalar da daha içten bir sesle konuşuyorlar. İnternet herkese, karşısındakinin de; en az kendisi kadar, zeki ve akıllı olduğunu, bilerek davranması gerektiğini öğretti. İnternet sonrası dünyanın, en önemli kuralı; tutarlı ve sahici olmak. Sahici olmayana, bu dünyada yer yok.
Bazı markalar, sosyal medyada şeklen bir varlık gösteriyor. Bu tarz, sadece günü ve görüntüyü kurtarmak için, sosyal mecraları kullanan markalar hemen fark ediliyor. Beceriksizlikleri, acemilikleri ve daha da önemlisi samimiyetsizlikleri, hemen anlaşılıyor.
Markalar, sosyal mecraların ruhunu özümsemek zorundalar. Sosyal mecralarda başarılı olabilmek için, markaların; sahici, katılımcı ve eleştiriye açık olmaları gerekiyor.
Türkiye’de ve dünyada sosyal mecralarda, en çok takip edilen hesaplar; sanatçıların, sporcuların ve spor kulüplerinin hesapları. İnsanlar, sosyal medya platformlarına; gruplarını arkadaşlarını, sevdiklerini ve ünlüleri takip etmek için giriyorlar. Markaları takip etmek ve markalardan haber almak gibi, bir öncelikleri yok.
Üstelik, pazarlamacılar ne kadar çok istese de insanlar; markalarla etkileşim kurmaya hiç meraklı değiller. Markaların yayınladıkları içerikleri beğenmek, bunları arkadaşlarına göndermek ya da bunlara yorum yapmak gibi, bir alışkanlıkları da yok!
Ayrıca insanların, markaları takip etmek gibi bir istekleri de yok. Hepimizin bildiği gibi Facebook, Instagram gibi sosyal medya platformları markaların yayınladığı postları bütün
takipçilerine değil, onların çok küçük bir bölümüne (muhtemelen %5 civarında) gösteriyor.
Eğer markalar, kendilerini takip edenlerle; sadece etkileşim, yani Facebook deyimiyle / Beğeni + Yorum + Paylaşım / elde etmek için iletişim yaparlarsa, sosyal medyanın ruhunu ıskalarlar ve kaynaklarını boşa harcarlar.
İnsanlar bu platformları; duygularını, düşüncelerini, yaşadıklarını ve yaşamak istediklerini arkadaşlarıyla paylaşmak için kullanıyorlar. Beğendikleri ünlüleri takip etmek, kendi ilgi alanlarına giren konularda ülkede ve dünyada neler olduğunu öğrenmek istiyorlar.
İnsanların hayatlarında, markaların çok önemli olmadığını, her pazarlamacının kabul etmesi gerekir. Dolayısıyla, yönettikleri markalara yapacakları her katkıyı, bu gerçeğin üzerine inşa etmeleri gerekiyor.
Facebook, Twitter, Instagram gibi platformlar [adı üzerinde] sosyal platformlardır. Yani insanların, insanlarla iletişim kurdukları yerlerdir. Tıpkı televizyon gibi milyonlarca insanın zaman geçirdiği bu platformlar, markaların insanlara ulaşmaları için, önemli bir imkandır.”
Şeklindeki görüşlerine de, dikkat etmek kaydıyla…
Kurumsal sosyal medya yönetiminde yapay zekâ uygulamaları; hemen hemen tüm şirketlerin ve işletmelerin, sosyal medya stratejilerini optimize etmelerine yardımcı olmakta!..
İşte, bu konuda günden güne gelişen, bazı yaygın yapay zekâ uygulama hamleleri ve katkıları;
1) İçerik Üretimi ve Planlama: Yapay zekâ araçları, size özel içerikleri üreterek, sosyal medya gönderilerinizi hedef kitlenize uygun bir şekilde, otomatik olarak oluşturabilir ve planlayabilir!
2) Hedef Kitle Analizi: Yapay zekâ, kullanıcı davranışlarını analiz ederek, hedef kitle hakkında derinlemesine veriler ve öngörüler sağlar. Bu da, verileri manipüle etmeden, içeriklerin daha iyi mecralara yönelmesini ve kullanıcı erişiminin artırılmasını destekler!
3) Müşteri Hizmetleri: Chatbotlar ve otomatik yanıt sistemleri, müşteri problemlerini ve de şikayetlerini, daha hızlı ve etkili bir şekilde yanıtlayarak, müşteri memnuniyetini artırır!
4) Reklam Yönetimi: Yapay zekâ, reklam kampanyalarını optimize eder ve en iyi performans gösteren stratejileri belirler. Bu da, reklam harcamalarının daha verimli kullanılmasını sağlar!
5) Trend Analizi ve Tahmin: Yapay zekâ, sosyal medya trendlerini analiz eder ve gelecekteki eğilimleri de tahmin eder. Bu da markaların stratejilerini, gelecekteki olumsuzluklara karşı, daha proaktif bir şekilde saptamalarına yardımcı olur!
Bu ve buna benzer araçlar, kurumsal sosyal medya yöneticilerinin; hedefleri doğrultusunda zaman tasarrufu yapmalarına ve daha stratejik işlere odaklanmalarına, katkı sağlamakta!..
Yukarıdaki maddeler içinde 1. Sırada yer alan “İçerik Üretimi ve Planlama” konusunun önemi, zaten tartışmaya açık değil! 😊
Bu nedenle “Sosyal Medyada İçerik Üretimi ve Planlama” nasıl olmalı? Şeklindeki soruya, yapay zekâ araştırmalarında, şu açıklamalar karşımıza çıkmakta…
1. Hedeflerinizi Netleştirin: İçerik üretimine başlamadan önce, neyi başarmak istediğinizi belirleyin. Marka bilinirliğini ve satışları artırmak veya topluluk oluşturmak gibi…
2. Hedef Kitlenizi Tanıyın: Özel hedef kitlenizin ne tür içeriklerden hoşlandığını araştırın…
3. Rakiplerinizin Analizini Yapın: Rakiplerinizin ne tür içerikler paylaştığını inceleyin…
4. İçerik Takvimi Oluşturun: Düzenli ve tutarlı içerik paylaşımları için bir takvimi oluşturun…
5. Farklı formatlarda içerikler üretin: Görseller, videolar, infografikler ve blog yazıları gibi…
6. Özel Günleri ve Trendleri Takip Edin: Özel günler ve sosyal medya trendlerini takip ederek bu günlere uygun içerikler üretin. Bu tür içerikler, erişimi ve özellikle etkileşimi, artırabilir…
7. Performansı Ölçün ve Analiz Edin: Paylaştığınız içeriklerin performansını düzenli olarak analiz edin. Hangi içeriklerin daha fazla etkileşim aldığını ve hangi stratejilerin işe yaradığını saptayarak, yol haritanızı çıkartın!..
Tabii ayrıca, Sn. Doç. Dr. Sevinç Koçak’ın Harvard Business Review de yayınlanan yazısındaki;
“Sosyal medya, şirketlerin müşterilere doğrudan ulaşmasını ve hedef kitleyle etkili bir şekilde etkileşim kurmasını sağlayan, çok güçlü bir iletişim aracı haline gelmekte. Ancak bu hızlı ve dinamik platformlar, aynı zamanda kurumsal itibara zarar verme potansiyeli taşıyan, ciddi riskler de barındırmakta.
Küçük bir hata, hızla viral hale gelerek büyük bir krize dönüşebiliyor ve bu da şirketlerin sosyal medyada yaptıkları her paylaşımı dikkatle yönetmelerini, zorunlu kılıyor.
Sosyal medyada kurumsal itibarın korunması, dikkatli bir strateji, proaktif yaklaşım ve samimi bir iletişim dili gerektiriyor. Kriz anlarında; dürüst ve şeffaf olmak, hızla müdahale etmek ve sorumluluk almak, şirketlerin sosyal medyada itibarlı bir duruş sergilemesini sağlamakta.”
Şeklindeki açıklamaları da dikkate alarak!..
Daha mutlu bir gelecek için, sosyal medyada her zaman amaç ve hedefleriniz doğrultusunda yer almanız dileğiyle…
Sevgi ve saygılarımla