Ana Sayfa Tıp&Sağlık Karaciğer kanserlerinde başarı oranları yüksek

Karaciğer kanserlerinde başarı oranları yüksek

KARACİĞER KANSERİ TEDAVİSİ ESKİSİ GİBİ ARTIK ÇARESİZ DEĞİL

Prof. Dr. Cantaşdemir: “Karaciğer kanseri eskisi gibi çaresiz bir kanser olmaktan çıkmak üzere. Teknoloji ile birlikte yeni tedavi yöntemleri hastaların hizmetinde. Başarı oranları yüksek. Eğer erken evrede gelen bir karaciğer kanseri varsa ve hastanın genel durumu da iyi ise başarı oranları yüzde 80’in üzerinde” dedi.

İstanbul Karaciğer Onkoloji Grubu’nun düzenlediği ‘Karaciğer Tümörlerinde Multidisipliner Olgu Paneli’ ulusal ve uluslararası alanında uzman doktorların katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi. Panelde karaciğer tümörlerinin ortadan kaldırılması için kullanılacak tedavi yöntemleri masaya yatırıldı. Doktorlar, anjiyografi ile yapılan radyoembolizasyon tedavisinin faydaları hakkında açıklamalarda bulundu. Panele, Prof. Dr. Murat Cantaşdemir, Prof. Dr. Yaman Tokat, Prof. Dr. Riad Salem, Prof. Dr. Cüneyt Türkmen, Prof. Dr. Yeşim Eralp, Prof. Dr. Yılmaz Çakaloğlu ve çok sayıda hekim katıldı.

Son yıllarda karaciğer kanseri tedavisinde teknolojik gelişmeler olduğunu belirten Prof. Dr. Murat Cantaşdemir, ”Cerrahi tedaviye uygun olmayan ya da ilaç tedavisine cevap vermeyen karaciğer kanserlerinde artık yeni teknolojik tedavi yöntemleri mevcut. Bunlardan en önde geleni radyoembolizasyon dediğimiz anjiyografi yöntemiyle yapılan bir tedavi yöntemi. Bununla ilgili periyodik olarak olgulara nasıl yaklaşacağımızı ve insanlara nasıl bilgi vereceğimizi amaçlayarak toplantılar yapıyoruz. Bu toplantılar belirli zamanlarda gerçekleşiyor. Yurtiçi ve yurtdışından birçok doktor bu toplantılara katılıyor. Bu seneki toplantımızda özel misafirimiz var. ABD Northwestern Üniversitesi’nde girişimsel radyolog ve karaciğer tedavisinde öncü hekimlerden bir tanesi olan Prof. Dr. Riad Salem” dedi.

”KARACİĞER KANSERİ ESKİSİ GİBİ ÇARESİZ BİR KANSER OLMAKTAN ÇIKMAK ÜZERE”

Karaciğer kanseri eskisi gibi çaresiz bir kanser olmaktan çıkmak üzere olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Cantaşdemir, ”Teknoloji ile birlikte yeni tedavi yöntemleri hastaların hizmetinde. Başarı oranları yüksek. Eğer erken evrede gelen bir karaciğer kanseri varsa ve hastanın genel durumu da iyi ise başarı oranları yüzde 80’in üzerinde. Tabii ki daha geç evrede olan hastalar için de hayat konforunu sağlayabilmeleri ve günlük yaşamlarını belirli bir seviyeye getirmek için bu tedavi yöntemleri kullanılabiliyor. Anjiyografi ile yapılan radyoembolizasyon, hem karaciğerin kendinden çıkan kanserlerde hem de karaciğere, diğer kanserlerden sıçrayan kanserlerde kullanılıyor. Örneğin; kolon, nöroendokrin, meme kanserinin karaciğer metastazlarında kullanılabilir. Erken teşhis çok önemli. Karaciğerdeki tümör yükü bizim için çok önemli. Genel olarak karaciğerde yüzde 25 ve altındaki tümör yükü ile karşılaştığımız zaman doğal olarak başarı oranlarımız daha da yükseliyor” şeklinde konuştu.

”RADYOEMBOLİZASYON, KARACİĞER KANSERİNDE BAŞARILI BİR TEDAVİ SEÇENEĞİ” 

Radyoembolizasyon tedavisi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Cüneyt Türkmen, ”Karaciğer kanserlerinde yaptığımız radyoembolizasyon tedavisi oldukça güncel bir tedavi seçeneği. Bu tedavi esnasında karaciğere damarlar yoluyla anjiyografik tekniklerle ulaşarak, kanserli dokuya bıraktığımız radyoaktif küreciklerle tümörleri tedavi ediyoruz. Radyasyonla ilgili diğer tedavilerden farkı sadece karaciğer içerisindeki kanserli dokuda etki göstermesi, karaciğerdeki sağlıklı dokularda etkisinin minimal olması ve karaciğer dışında da belirli bir etki oluşturmaması. Sadece kanserli dokuyu hedef alması çok önemli bir avantaj sağlıyor. Dışarıdan verilen radyasyon tedavileri ile karşılaştırdığımız zaman çok daha etkin ve yüksek dozlarda radyasyon tedavisi uygulayabiliyoruz. Bu tedavi hem karaciğerin kendisinden kaynaklanan hem de başka organ kanserlerinin karaciğer metastazlarında uygulandığında yüzde 70-80 oranında etkinlik gösteren başarılı bir tedavi seçeneği” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DEKİ EKİP EN İYİLERDEN BİRİ”

Panelde konuşma yapan Prof. Dr. Riad Salem ise şunları söyledi:

”Burada olmaktan mutluyum. Yeni ve popülerleşen tedavi yöntemleri için buradayız. Bu tedavi yöntemlerini konuştuk. Bu alanda birkaç yılda bir yeni tedaviler ortaya çıkıyor. Toplantının amacı radyoembolizasyon dediğimiz tedavi ile tümöre küçük parçacıklar enjekte ederek onu yok etmeyi hedefleyen bir tedavi. Burada başarının formüllerinden bir tanesi multidisipliner yaklaşım. Dünyanın farklı yerlerini görme şansım oldu. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, buradaki ekip bu işi hasta odaklı çalışmalarını en iyi yapan ekiplerden bir tanesi. Dünyanın en iyi merkezlerine de rakip”.