Ana Sayfa Tıp&Sağlık Her habere inanmayın!

Her habere inanmayın!

Organic food signage on modern supermarket fresh produce vegetable aisle to appeal to healthy lifestyle shoppers

Uluslararası Toksikoloji Birliği Eski Başkanı, Toksikolog Prof. Dr. Ali Esat Karakaya, “Kanserin sık görülen ölümcül bir hastalık olması, hastalıkla ilgili doğru yanlış her haberin toplumda karşılık bulmasını kolaylaştırıyor.

Ceyda Erenoğlu/ HaberTürk

Günümüzde internet  arama motorlarına; Su, ekmek, balık, tavuk, bal veya akla gelen herhangi bir gıdayı ‘……. kanser yapıyor’ cümlesindeki noktalı boşluğa yazarak aradığımızda, aranan her gıdanın kanser yaptığına dair bir habere rastlanıyor.  Öne çıkan ortak iddia, ürünün içindeki bir kimyasala dayandırılıyor. Bir çok kişiye göre maruz kalınan miktar dikkate alınmadan üründeki herhangi bir kimyasalın zerresinin varlığı bile ürünün kanser yapması için yeterli sayılıyor. Buna ek olarak, kanser etkenleri ve etki mekanizmaları bilinmezmiş  gibi hiç bir kanıta dayanmayan iddialar da ortaya atılıyor. Oysa günümüzde kansere neden olan dış etkenlerin neler olduğu, etkilerini nasıl ve hangi dozda gösterdiği tüm açıklığıyla biliniyor”diyor. Başta Dünya Sağlık Örgütü’ne bağlı “The International Agency for Research on Cancer” (IARC) yani “Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı” olmak üzere bu konuda uzmanlaşmış uluslararası kuruluşlar, şüphe edilen tüm kimyasallar için mevcut bilimsel verileri inceleyip net bir sonuca vararak, kimyasalları kanser yapma potansiyellerine göre sınıflandırıyorlar. IARC bir etkenin kanser yapması ile ilgili her şüpheyi inceleme konusu yapıp konuyla ilgili yayınlanmış ve yayınlanmamış her veriyi toplayarak değerlendiriyor. Bu değerlendirme sonucunda etkenler insanda kanser yapma riskine göre sınıflandırılıyor. Prof. Dr. Ali Esat Karakaya, “2018 yılına kadar 1003 etken incelenmiş bunlardan 500’ü insanda kanser yapıcı olarak, etkinliklerine göre 3 grupta toplanmıştır. 120 Etkenli Grup1 ‘İnsanda kanser yapıcı etkenler’ olarak sınıflandırılmıştır. 81 etkenli Grup 2A ‘İnsanda kanser yapma olasılığı olan etkenler’,  299 etkenli Grup 2B ise ‘insanda kanser yapması muhtemel olan etkenler” olarak değerlendirilmiştir”diyor. Bu sınıflamanın tüm bilim kuruluşları tarafından kabul edildiği belirtiliyor.

GIDA KANSER İLİŞKİSİNİ AYDINLATAN ÇALIŞMALAR

Dünya Sağlık Örgütü kaynaklı bir tahmine göre batı ülkelerindeki kanser vakalarının yüzde 30’u, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 20’sinin gıda ile ilgili olduğu belirtiliyor. Çeşitli gıdaların ve gıda bileşenlerin kanser gelişimindeki katkısı çeşitli epidemiyolojik çalışmaların sonuçlarına dayandırılıyor. Aralıksız olarak devam eden ve giderek daha geniş ölçekli epidemiyolojik çalışmalar gıda-kanser ilişkisini aydınlatmaya  çalışıyor. Halen sürdürülen ve EPIC (The European Prospective Investigation into Cancer and Nutrition) isimli proje, bu konuda yapılan geniş kapsamlı çalışmalara örnek olarak gösteriliyor. EPIC Projesi, Dünya Sağlık Örgütü-Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı ve katılımcı ülkelerin ulusal kanser örgütlerinin işbirliği ile 10 Avrupa ülkesinden 521 bin gönüllü ile 1999’dan bu yana sürdürülüyor Projeye katıldıkları anda herhangi bir kansere yakalanmamış sağlıklı bireyler, tüm sağlık parametreleri, yaşam koşulları ve beslenme alışkanlıkları ile devamlı izlenmiyor. 2016 yılına kadar bu deneklerden 47 bininin kansere yakalandığı belirtiliyor. ABD’de yapılan etken-kanser ilişkisi epidemiyolojik çalışmaları, “Cancer Prevention Study” (CPS) 1, 2 ve 3 olarak yüz binlerce denekle ve çok sayıda gıdayı da kapsayacak şekilde sürdürülüyor. 

tamamı için kaynağa bakınız