Ana Sayfa Manşet “Seçtiği özel kulvarda ilk ve tek olma”

“Seçtiği özel kulvarda ilk ve tek olma”

Berko İlaç Genel Müdürü Ecz. Barış Özyurtlu

W- Berko İlaç Genel Müdürü Ecz. Barış Özyurtlu’dan sektör özelinde görüşlerini aldık.
Sayın Barış Bey sizi tanıyabilir miyiz?
Eczane eczacılığından gelmenizin kariyerinize etkileri neler olmuştur?
 

B.Ö.- Diyarbakır doğumluyum, ilk-orta ve lise eğitimimi Diyarbakır’da tamamladım. Eczacılık fakültesini bitirdikten sonra 2 yıl kadar eczane deneyimim oldu ve ardından Berko İlaç’ta çalışmaya başladım.2002 yılında çalışmaya başladığım Berko İlaçta, 6 ay tıbbi mümessil ve sonrasında da bölge müdürü pozisyonunda çalıştım. 2008 yılında kendi eczanemi açıp, eczane eczacılığı yaptığım dönemde Berko İlaç’a danışmanlık hizmeti verdim ve aynı zamanda 11. Bölge Diyarbakır Eczacı Odasında iki dönem yönetim kurulu üyesi ve bir dönem de TEB delegesi olarak görev aldım. Çeşitli komisyonlarda aktif olarak çalışıp, eczacılık mesleğine katkıda bulunmaya çalıştım. 2014 yılında eczanemi kapatıp genel müdür yardımcısı pozisyonunda çalışmaya başladığım Berko İlaç’ta satış, pazarlama, iş geliştirme, ruhsat, Ar-Ge departmanlarından sorumlu oldum ve 2016 yılında atandığım genel müdür pozisyonunda da halen çalışmaya devam etmekteyim. Berko İlaç’ ta çalışmaya başladığım günden bu yana ekip arkadaşlarımla beraber birçok başarının altına imza attık ve atmaya devam ediyoruz, bundan sonraki süreçte de çok daha güzel işler yapmaya devam edeceğiz.

İlacın üretiminden hastaya ulaştırılmasına kadar olan süreçte yer alan ilaç endüstrisi, dağıtım kanalları (ecza depoları ve kooperatifler) ve eczaneler; sağlık dağıtan bir bütünün birbirinden ayrıştırılamayacak parçalarıdır. İş hayatına başladığım günden bugüne kadar bu zincirin tüm halkalarında çalıştım veya birlikte çalışma fırsatlarım oldu. Bu deneyim ve tecrübeler bana çok farklı bakış açıları kazandırdı ve gelişimime ciddi katkılar sağladı. Dolayısıyla beklentileri daha iyi anlayabiliyor, stratejik hamleleri daha iyi belirleyebiliyorum, ayrıca doğru ve iyi bir iletişim kurabilme olanağım oluyor ve çalıştığım alan ile ilgili gerek özel sektör gerekse kamu tarafındaki tüm organlarda çok kıymetli bir çevre edinme imkânım oluşuyor. Eczane eczacılığı deneyimim sayesinde bir eczacının nasıl düşündüğünü, meslekten neler beklediğini, sektöre ve sektörün diğer unsurlarına nasıl baktığını çok daha iyi anlayabiliyorum. Bende oluşan bu bakış açısı, mesleki bilgilerim ve deneyimlerim işimde başarılı olmama çok ciddi katkılar sağladı, sağlamaya da devam ediyor.

W- İlaç endüstrisine başarılı bir örnek olan Berko İlaç’ın hikâyesi paylaşır mısınız? 

B.Ö.- Ecz. Berat Beran tarafından 1970’li yıllarda eczane eczacılığıyla başlayan, Beran Laboratuvarı ile üretim sürecine geçiş yapan ve 1984 yılında Berko İlaç markasıyla ilaç sanayindeki yerini alan firmamız, 35 yılı aşkın süredir toplum sağlığını geliştirmek için çalışmaya ve üretmeye devam ediyor. “Seçtiği özel kulvarda ilk ve tek olma” vizyonuyla, piyasada olmayan yenilikçi ürünleri sektöre ve Türk tıbbına kazandıran firmamız; 145 ürünü, 800’e yakın çalışanı ve 21 bin metrekare kapalı alanı olan dünya standartlarındaki üretim tesisleriyle hizmet veriyor. Üretim Tesislerimizde yıllık yaklaşık 70 milyon kutu üretim yaparak sağlıklı yarınlar için çalışan Berko İlaç, düzenli yatırımları ile üretim kapasitesini her geçen gün daha da üst seviyelere taşımaktadır.

Türkiye ilaç pazarında kutu satışında 18. sıralarda, cari satışlarda ise 42. sıralarda yer alırken sadece yerli firmalar içerisinde değerlendirme yapacak olursak kutu satışında 7. sıralarda, cari satışlarda 16. sıralarda yer almaktadır. Türkiye ilaç pazarında güçlü bir marka olan Berko İlaç, bir dünya markası olmak için çeşitli projeleri hayata geçirdi ve geçirmeye devam ediyor. Başta ABD, Kanada ve G. Kore olmak üzere 17 ülkeye aktif ihracat yapıyoruz. 2018 yılında “Ar-Ge Merkezi” onayı alan akredite Ar-Ge Merkezimizde, her yıl yaklaşık 20 yeni ürün projesi geliştirmekteyiz.

W- 2022 yılı öncelikleriniz ve beklentileriniz nelerdir? Üretim kapasitesiniz ve yatırımlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? 

B.Ö.-Yaklaşık iki yıldır süren pandemi süreci firmamızı olumsuz yönde etkilemişti fakat son dönemlerdeki normalleşme ile birlikte Berko İlaç eski günlerine geri dönmüş olup oluşan iç müşteri ve dış müşteri taleplerini karşılama yönünde hem bugünün hem de geleceğinin planlamalarını yapıp projelerini hayata geçirmeye başlamıştır. Bu kapsamda organizasyonel yapımızı yeniden düzenledik ve ekip sayımızı arttırdık. Ürün portföyümüzü gözden geçirip doğru hedefler belirledik. Belirlediğimiz hedeflere ulaşmak üzere üretim tesisimize yeni yatırımlar yapıp daha güçlü ve verimli bir üretim tesisi için çeşitli adımlar attık.

Fabrikamızın, katı, yarı-katı ve likit ürünler olmak üzere toplamda yıllık 100.000.000 kutu üretim kapasitesi bulunmaktadır. Artan piyasa talepleri ve genişleyen ürün portföyümüz kaynaklı talepleri karşılayabilmek adına her yıl makine parkurumuza ve altyapımıza yatırımlar yapmaktayız. 2022 yılında 60.000.000 TL’lik bir yatırımla, üretim kapasitemizi yıllık 150.000.000 kutuya çıkarıyor ve “Berkovan Projemiz” ile üretim süreçlerimizi yalınlaştırarak maliyetlerimizi azaltmayı hedefliyoruz. Bu yıl içerisinde siparişlerini verdiğimiz üst segment, kompaktör, stickpack saşe dolum, saşe kutulama, kapsül dolum ve tablet kaplama makinelerini yine bu yılın 4. çeyreğinde makine parkurumuza eklemiş olacağız. Tesisimizde yeni ve farklı projelerle ilgili çeşitli yatırım planlarını da yapmaya devam ediyoruz. 

W- Berko İlaç olarak atılım içindesiniz, yurt dışı faaliyetleriniz ve ihracatınız hakkında neler söylersiniz? 

B.Ö.- Berko İlaç olarak yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da yüksek performans gösteriyoruz.

İhracat konusunda oldukça genç sayılırız. Son yedi senedir ihracata başladık diyebiliriz. Bu süreçte öncelikle potansiyel ihracat müşterileri ile buluşma ve tanışma dönemini geçirdik.

Son iki senedir de ihracat rakamlarımızı belirgin şekilde yükseltmeye başladık. 17 ülkeye 60’dan fazla ürün ihraç etmekteyiz. Ruhsatlandırma çalışmaları devam eden ülkeleri de dahil ettiğimizde ülke sayısı 30’un üzerinde çıkacak ve hacim de belirgin bir şekilde artacaktır. 

W- Yarattığınız istihdam ve insan kaynakları stratejinizi paylaşır mısınız? 

B.Ö.- Berko İlaç insan kaynakları, kurum stratejik hedef ve vizyonuna ulaşabilmek için, nitelikli insan kaynağını şirkete kazandırmayı, potansiyelini ortaya çıkarmayı, geliştirmeyi amaçladığı sistemleri ve yenilikçi uygulamaları ile kurum başarısının sürdürülebilir olmasına katkı sağlamayı hedeflemektedir. Berko İlaç insan kaynakları; günümüzde başarılı kurumların, yenilikçi, yaratıcı ve yüksek rekabet koşullarında fark yaratacak ana unsurun insan kaynağı olduğunun bilincinde olan ve uygulamalarını bu bakış açısı ile yürüten kurumlar olduğuna inanmakta ve bu bakış açısı ile İK stratejilerini, yeteneklerin kazanımı, gelişimlerinin desteklenmesi, kariyerlerinin yapılandırılması ve tüm bu süreçlerin adil, ölçülebilir bir performans yönetimi altyapısı ile entegre kurgulanarak yönetilmesi üzerine yapılandırmıştır.

Bununla birlikte dijital dönüşümün önemini her alanda öne çıkaran Berko İnsan Kaynakları departmanımız, tüm stratejik insan kaynakları fonksiyonlarını entegre bir şekilde kurguladıkları İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi olan BerkoTUVAL ile çalışanlarının mobil, hızlı ve efektif bir şekilde kullanıcı dostu ara yüzlerle tüm süreçlerini kolaylıkla ve keyifle takip edebildikleri bir platform ortaya koyarak onları da bu dönüşümün bir parçası haline getirmiştir. Bugün Berko İlaç ailesi olarak merkez ofis, fabrika, Ar-Ge merkezi çalışanlarımız ve on bölge müdürlüğü çerçevesinde tüm Türkiye’de yapılanmış saha ekibimizden oluşan 800’e yakın çalışan sayımızla büyüme hedeflerimize azimle ve heyecanla koşmaya devam ediyoruz.

W- İnovasyona yönelik çalışmalarınız var mıdır? Ar-Ge yatırımlarınız da geldiğiniz noktayı aktarır mısınız? Yakın dönemde pazara sunacağınız yenilikler olacak mıdır? 

B.Ö.- Geçirdiğimiz pandemi şartları, ülkemizin ve dünyanın içinde bulunduğu ağır ekonomik koşullar dikkate alındığında şirketlerin ayakta kalabilmesi, sürdürülebilir bir büyüme stratejisini koruyabilmesi çok zorlaşmıştır. Bu sıkıntılar küçük aile şirketlerinden çok uluslu şirketlere kadar hatta devletlerin yönetilmesine kadar tüm organizasyonlarda kendini göstermektedir. Aslında bu sadece pandemi ve ekonomik sıkıntı değil, dünyada insanların iş-yaşam dengelerini ve anlayışlarını değiştiren bir durum. İnsanlar farkında olmadan gerçek dünya ile sanal dünya arasında bir yerlerde sıkışıp kalmış durumda. Ekonomik yönden çok güçlü olan şirketler bile anlayışlarını ya da yönetim şekillerini gözden geçirmek zorunda.

Biz Berko İlaç olarak  2020 yılında aldığımız stratejik bir kararla, şirket organizasyon yapısından üretimine, pazarlamasından Ar-Ge’ sine kadar tüm departmanlarımızda inovasyonu başlatmış bulunuyoruz. Bildiğiniz gibi Berko İlaç akut hastalıklar pazarında yer alan önemli bir oyuncu idi ama pandemi şartlarında gördük ki farkında olmadan yumurtaların hepsini bir sepete koymuşuz. O nedenle Berko İlaç olarak artık akut pazardaki liderliğimizi bırakmadan kronik hastalıklar kapsamında da yerimizi almalıydık. Bu konuda öncelikle diyabet ve kardiyoloji hastalıklarını hedefledik. Bu hastalıklar için katma değeri yüksek tedavide etkin yeni nesil molekülleri pipelinemıza aldık.

Ar-Ge merkezimizin kaynaklarının önemli bir kısmını bu hedef doğrultusunda ayırdık. Önceki yıllarda % 2 olan Ar-Ge bütçemizi %5’lere çıkardık. Ar-Ge personel sayımızı %40 oranında artırdık, buna bağlı olarak cihaz ve ekipman altyapımızı zenginleştirdik. Ar-Ge merkezimizde hâlihazırda bu amaçla 10 molekül aynı anda çalışmaya başlanmıştır. Biz tabi ki yaptığımız Ar-Ge çalışmalarının bir an önce pazara çıkmasını arzu ediyoruz ama maalesef ürün ruhsatlandırma aşamalarında onay mercii olan TİTCK yukarda saydığımız pandemi koşullarından dolayı 2 yıl boyunca uzaktan çalışma yaptığı için biriken iş yükü nedeniyle ilaç firmalarının taleplerine yeterince hızlı cevap verememiştir. Normalleşme ile birlikte TİTCK’ da ruhsatlandırma süreçleri biraz hızlanmış olsa bile biriken iş yükü hala sektöre olumsuz bir şekilde yansımaktadır. TİTCK’nın birikmiş olan iş yükünden kurtulması için biraz daha yüksek performans ile çalışmasını sağlayacak yöntemler ile çalışması daha faydalı olacaktır.   

W- Sektör ve paydaşlarını yakın zamanda ne gibi değişiklikler bekliyor olacak? 

B.Ö.- Dönemsel avro değeri ara dönem güncellemesi ciddi bir gereksinim olarak karşımıza çıkmaktadır. GMP koşulları altında EU standartlarında üretim yapan ilaç firmaları için, düşük fiyatlarla üretim yapabilmek ürünlerin pazar erişimini imkânsız hale getirmiştir. Ruhsatlandırma gereklilikleri ile etkin madde maliyetindeki (EU standardı, denetim maliyeti cv) artışın yanı sıra üretim girdilerindeki maliyet artışı ve çalışan maliyetindeki artışlar sektörün sürdürülebilirliğini olumsuz etkilemektedir.

İlaçların fiyatlandırılmasında kullanılan dönemsel avro değeri bir önceki yılın ortalama avro değerinin %60’ı alınarak hesaplanmaktadır. Bu doğrultuda 2022 yılı için dönemsel avro değeri 6,2925 TL olarak belirlenmiştir. İçinde bulunduğumuz enflasyonist durum ile ekonomik değişikliklerin öngörülemez olması, üretici fiyat endeksinde yaşanan yüksek oranlı artış, güncel kurun çok yüksek olması ve enerji, yakıt, ilaç hammadde, ambalaj, personel vb. giderlerin (yaklaşık %92 artış oluştur) çok fazla artması nedeni ile yılda bir kez dönemsel avro değeri belirlenmesi sektör üzerinde çok olumsuz sonuçlar yaşatmaktadır. Bu durum böyle devam ederse ilerleyen süreçlerde daha derin ve olumsuz etkiler oluşabilecektir. İlaç üreticileri sürdürülebilirliği sağlamakta çok zorlanmaktadır. Üretim maliyeti fiyatından yüksek olan ürünler üretilememekte ve pazara erişimi sağlanamamaktadır. Ayrıca; firmalar istihdamı artırmak bir yana personel çıkarma yoluna başvurabilmektedir. Yenilikçi ürünler çıkararak ülkemize daha ucuz fiyata ürün sunmak üzere yapılan Ar-Ge çalışmaları mali sıkıntılar sebebi ile azaltılmış veya çok kısıtlı olarak yapılmaktadır. Uzun yıllar süren çaba ve politikalar ile gelişen yerli/yerel ilaç endüstrisi mevcut fiyat politikaları sebebi ile kaybedilecek duruma gelmiştir. İlaç fiyat ve geri ödeme politikaları böyle devam ederse birçok firmayı kaybetme ihtimalimiz vardır. Bu ekosistemin kaybolması durumunda yeniden endüstrinin gelişmesi çok zor olacaktır.

Bu nedenle yılın ilk altı aylık dönemi için dönemsel avro değerinin yeniden gözden geçirilmesi temmuz ayı itibari ile dönemsel avro değerinde güncelleme yapılması sektörün beklentisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Fiyat ve geri ödeme sisteminin gözden geçirilmesi aciliyet arz etmektedir. Kamunun, sektörün ve özellikle yerli/yerel tüm firmalarımızın lehine olacak şekilde fiyat ve geri ödeme sisteminin revize edilmesi gerekmektedir. Son dönemlerde sıklaşan fiyat ve geri ödeme ile ilgili yanlış uygulamalardan acilen vazgeçilmesi elzem olmuştur. Yapılan uygulamaların etki analizlerine bakıldığında genellikle ne kamu ne de sektöre fayda sağlayacak bir durum oluşmamakta hatta yerli firmalar başta olmak üzere ciddi mağduriyetler oluşabilmektedir.

Ruhsatlandırma süreçlerinin çok uzun olması sebebiyle firmalar yapmış oldukları yatırımlarına karşılık ne zaman piyasaya çıkabileceklerini ön görememekteler. Bu durum hem firmaların sürdürülebilirliği hem de istihdam da dahil olarak firmaların tüm planlarını yapmasında zorluklara neden olmaktadır. TİTCK ile sektör iletişiminin daha aktif olması, yeni kılavuz ve başvurulara yönelik Çalıştay/Workshop’ların TİTCK-Sektör ile yapılması ruhsat süreçlerinin daha sağlıklı ve hızlı ilerlemesini sağlayacaktır. 

W- Berko İlaç olarak sosyal sorumluluk projelerine ağırlık vermektesiniz, altında yatan anlamı ve projelerinizden hakkında bilgi paylaşır mısınız? 

B.Ö.- Kurumsal sorumluluk, kurumların toplumun refahını olumlu yönde etkilemek amacıyla gerçekleştirdiği yatırımlar, projeler ve uygulamalardır. Berko İlaç olarak yatırımlarımızla, sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde yürüttüğümüz projelerle topluma katkı sağlarken; aynı zamanda gönüllülük esaslı, çalışanlarımızı dahil ettiğimiz etkinliklerle, sosyal sorumluluk ruhunu ateşlemeyi ve farkındalık yaratmayı da önemsiyoruz.

En önemli projelerimizin başında, çocukların sosyal gelişimine katkı sağlarken aynı zamanda çocuklarda tiyatro ve sanat kültürünü oluşturma hedefiyle yola çıktığımız Berko Çocuk Tiyatromuz geliyor. İlaç sektöründe ilk ve tek olan, 2015 yılından beri sürdürdüğümüz, Berko Çocuk Tiyatromuzun ikinci oyunu olan “Demir Kız” ile sezona başlamış olmanın heyecanı içindeyiz. “Demir Kız” ile çocuklarda demir eksikliği belirtileri ve önlem alınmasının önemi vurgulanırken rutin doktor kontrolünün gerekliliği ve akılcı ilaç kullanımı ile ilgili mesajlar veriliyor. Sağlıklı yarınlara vizyonumuzla örtüşen hem sağlıklı hem de tiyatroyla ve sanatla çevrili gelecek nesiller yetişmesini önemsiyoruz.

Geçen yıl açılış törenini gerçekleştirdiğimiz bir okul projemizden bahsetmek isterim. Berko İlaç Yönetim Kurulu Üyesi Muazzez Beran, Diyarbakır’ın merkez Kayapınar ilçesinde 16 derslikli bir okul yaptırdı. Muazzez Beran Ortaokulunda, 2021-2022 eğitim ve öğretim yılında eğitime başlandı. Aynı zamanda okulumuzdan 50 öğrenciye burs veriyoruz. Eğitime katkı sağlamanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. 

Pek çok sivil toplum kuruluşu ile projeler yürütüyoruz. En son Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nin (TOFD) “Empati Parkuru” projesine katılarak tekerlekli sandalye kullanan bireylerin yaşadığı zorlukları anlama ve empati geliştirme fırsatımız oldu. Kış aylarında sığınacak yer arayan kedi ve köpeklerin soğuklarda mağdur olmaması için 2020 yılında başlattığımız “Patiler Üşümesin” projesi ile sokak hayvanları için evler yaptırmaya devam ediyoruz. Eczacıların da yoğun ilgisini gören proje ile hayvansever eczacılar, eczanelerinin önüne yerleştirdikleri Berko İlaç Kedi Köpek Evleri ile sokak hayvanlarının kışı daha rahat atlatmalarına vesile oldular.

Berko İlaç olarak kurumsal sorumluluk konusuna bakış açımızı, toplumdan aldıklarımızı yine topluma vermek şeklinde özetleyebilirim. Kurumların, özellikle de toplum sağlığına hizmet eden bizler gibi ilaç firmalarının, topluma karşı her açıdan sorumlu olduklarını düşünerek hareket etmekteyiz.

W- Berko İlaç’ın ülkemiz için anlamını ifade eder misiniz? 

B.Ö.- Sadece Berko İlaç değil, yerli ve yerel üretim yapan tüm firmalarımız ülkemiz için çok büyük önem arz etmektedir. Yerli ve yerel sanayicilerimiz ülkenin dışa bağımlılığını azaltmakta, ithalat-ihracat dengesinin ülke lehine dönmesine katkıda bulunmakta, ülkemizde ilaç ile ilgili üst düzeyde bilgi beceri ve yeteneklerin oluşmasını sağlamaktadır. Bünyelerindeki Ar-Ge merkezlerinde geliştirilen yenilikçi ve ileri teknolojiye sahip projeler ile ülkemize çok değerli kazanımlar sağlamaktadırlar. Berko İlaç bu yerli firmalardan biri olarak ülkemize saydığım faydaları sağlamakta ve istihdam imkanı oluşturmaktadır. Berko gibi tüm yerli/yerel ilaç firmaları ülkeye, halka mal olmuş milli kuruluşlardır. Daima korunmalı, desteklenmeli ve daha da ileri taşınmalıdır.

W- Başarılı bir yönetici olarak, stratejik öneme sahip ilaç sektörü yönetici adaylarına tavsiyeleriniz neler olur? 

B.Ö.- Öncelikle kişi kendini iyi tanımalı ve ne istediğini bilmelidir. Hayattan beklentilerini iyi bilip, yürüdüğü ya da yürüyeceği yolun beklentileri ile ne kadar örtüştüğünü tespit etmelidir. Yanlış bir tercih sizi başarısız kılabilir veya başarılı olsanız bile mutlu olamayabilirsiniz. Sonrasında ise kişisel ve mesleki kabiliyetlerin, hedeflenen pozisyon ile ilgili yeterlilik seviyesi ölçümlenmeli ve kariyer hedefi için belirlediği tüm eğitim gereksinimleri tamamlanmalıdır. Mümkün ise sektörün en temelinden başlayıp, kariyer basamakları tek tek deneyimleyerek tırmanılmalıdır. Hatta imkan varsa bulunduğunuz firmada bir rotasyon programı ile çeşitli departmanlarda çalışarak deneyim kazanılmasının daha faydalı olacağı kanısındayım. İyi bir iletişim ve sürekli eğitim mottosu ile hayat boyu gelişime açık olunarak yapacağınız işi daima en iyi kalitede yapıp, alanınızda en iyi olma yolunda ilerleyebilirsiniz. İş ortaklarınız ile iyi ilişkiler kurup, geniş bir network oluşturarak çevrenizdeki iyi yöneticilerin tecrübe ve deneyimlerinden daima faydalanmaya çalışın, onları size katacağı bilgi birikim ve network çok değerlidir. İyi bir yönetici, iyi yöneticiler de yetiştirebilmelidir bu yüzden sadece öğrenen değil aynı zamanda öğreten de olmaya çalışmak çok önemli bir husustur.

Hayat uzun gibi görünse de çok kısa. Belirli yaş aralıklarında daima hayatımızı ve geçmişimizi sorguladığımız zamanlar olur. “Keşke”lerimiz olmasın istiyorsak tam anlamı ile hayattan ne istediğimiz bilmemiz ve hayatımızı buna göre şekillendirmemiz hem başarıyı hem de mutluluğu yakalamamızı sağlayacaktır. 

W-Ecz. Barış Bey değerli görüşlerinizi paylaştığınız için çok teşekkür eder, başarılarınızın daim olmasını dileriz.