Ana Sayfa Ekonomi “100 milyar TL’den 200 milyar TL’ye çıkan bir sağlık harcaması gelişimi mevcut”

“100 milyar TL’den 200 milyar TL’ye çıkan bir sağlık harcaması gelişimi mevcut”

2019 yılının ilk TÜSAP Vizyon Toplantısı, Sağlık Finansmanı ana teması ile Medipol Üniversitesinin ev sahipliğinde yapıldı. Sağlık harcamaları gündemiyle yapılan toplantıda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısı Yılmaz Tuna, 2003 yılından günümüze sağlık harcamalarının iki kat artan bir gelişim gösterdiğini belirtti.

Sağlık sektörünün liderleri, IX. TÜSAP Vizyon Toplantısı için İstanbul Medipol Üniversitesinde, 1 Mart 2019, Cuma günü biraraya geldi. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısı Yılmaz Tuna’nın ana konuşmacı olarak katıldığı 2019 yılının ilk TÜSAP toplantısında ‘Sağlık Finansmanı’ masaya yatırıldı.

İstanbul Medipol Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya başta Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısı Yılmaz Tuna, Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurul Üyesi Dr. Ümmü Gülşen Öztürk, Sağlık Bakanı Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Abdulvahit Sözüer, İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, TİM Genel Sekreteri Prof. Dr. Kerem Alkin ve TÜSAP Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sabahattin Aydın olmak üzere sağlık sektörünün kamu, özel sektör, akademisyenler ve STK’lardan oluşan ileri gelenleri katıldı. Abbott, EY ve Türkiye Sigortalar Birliği’nin katkıları ile yapılan TÜSAP Vizyon Toplantısında sağlık sektörünün geleceğine ışık tutuldu.

Sağlık harcamalarının gündem başlığı olarak öne çıktığı toplantıda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısı Yılmaz Tuna, Kamu ve özel olmak üzere toplam sağlık harcamalarının 2003-20017 yılları arasındaki parasal gelişimine bakıldığında bugünkü fiyatlarla 192 milyar TL’yi aşan bir sağlık harcamaları gelişimi yaşandığını ifade etti.

2003 yılından bu yana sağlık harcamalarının 100 milyar TL’den 2 katı artışla 200 milyar TL’ye yaklaşan bir artış gösterdiğini belirten Yılmaz Tuna, sağlık harcamalarının GSYH’ye oranının OECD ülkelerinde yüzde 9 iken Türkiye’de 4,3 olduğunu belirtti. Ancak, OECD ortalamasının altında yer alan bu düşük oranın sürekliliğinin mümkün görünmediğine dikkat çeken Tuna, nedenlerini şehir hastanelerindeki artış, sağlık personeli ve harcamalarında artış, sağlık teknolojilerindeki gelişme, tedavi sağlık harcamalarındaki artış, kişiye özel tedavi yöntemlerinin yaygınlaşması ve yaşlı nüfus oranının giderek artması şeklinde sıraladı.

Konuşmasında mali sürdürülebilirliğin sağlanmasında yerli ve milli üretim konusuna da dikkat çeken ve bu kapsamda yapılan Yerli Plazmadan Plazma Ürünleri Üretimi Projesinden bahseden Tuna, şunları söyledi: “Bu proje ile Türkiye’de plazma ürünlerinin üretimi için tesis kurulması ve fraksiyonasyon teknolojisinin ülkeye kazandırılması hedeflendi. Ayrıca ülkenin kan ürünleri alanında kendi kendine yeterliliğinin sağlanması ve tamamı ithal olan ürünlerin üretilmesinin cari açığın kapatılmasına katkı sağlaması amaçlandı. Proje hayata geçirilerek üretimin teşvikine yönelik toplam 7,9 milyar TL tutarında 10 yılık alım yapılmıştır.”

Sağlığa daha fazla kaynak ayırabilen, Gayri Safi Milli Hasılası daha yüksek olan gelişmiş ülkelerde de sağlık finansmanının gittikçe büyüyen bir sorun olarak önlerine çıktığını söyleyen TÜSAP Başkanı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, sürdürülebilir bir sağlık sistemi için yeterli kaynağa ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Dünyanın tüm ülkelerinin ‘kıt kaynaklarla nasıl daha verimli hizmet üretebiliriz’ konusunda mücadele verdiğini belirten Aydın,“Sağlık finansmanı sorunu kaynağın miktarı ile bağlantılı olmayıp kaynağın kullanımı ile çok yakından ilgili gibi görünüyor. Bu açıdan ana hedefimiz elimizdeki kıt kaynaklarla en verimli sonuca ulaşmak ve en verimli hizmeti elde etmek.” diye konuştu. Toplumun yaşlandığını, kronik hastalık yükünün arttığını söyleyen ve sağlık sisteminde maliyeti artırıcı diğer unsurlara değinen Aydın, “Neticede tüm bunlardan daha dramatiği, sadece bizim toplumumuzda değil, belki de dünyadaki tüm toplumlarda insanlık tevekkül ehli bir toplumdan talep ehli bir toplum yapısına dönüşüyor. Özellikle bu gelişmiş ülkelerde daha fazla… Dolayısıyla sağlığa daha fazla kaynak ayırabilen, Gayri Safi Milli Hasılası daha yüksek olan gelişmiş ülkelerde de sağlık finansmanı gittikçe büyüyen bir sorun olarak ortaya çıkıyor.” dedi.