Riverside’daki California Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, ameliyat sırasında insan omuriliğinin yüksek çözünürlüklü görüntülerini sağlayarak kronik sırt ağrısı çekenlere yeni bir umut sunuyor
Kronik sırt ağrısı çeken kişilerin acısını hafifletebilir
Fonksiyonel Ultrason Görüntüleme (fUSI Teknoloji, klinisyenlere omuriliğin görülebilmesini sağlıyor ve ayrıca omuriliğin çeşitli tedavilere verdiği yanıtın gerçek zamanlı haritalanmasını sağlıyor. Bu teknolojinin sınırsız uygulamaları olabilir, özellikle de dünya çapında kronik sırt ağrısı çeken milyonlarca kişinin acısını hafifletebilir.
Altı hasta üzerinde test edildi
Araştırma ekibi, fUSI’yi göstermek için Keck Hastanesi’ndeki USC Nörorestorasyon Merkezi ile işbirliği yaptı. Christopoulos, teknolojiyi daha önce son çare ağrı ameliyatı planlanan altı hasta üzerinde test etti.
Diğer tedavilerden fayda görmeyen bu hastalara elektrotlarla omurilik uyarımı uygulandı. Amaç, rahatsızlıklarını hafifletmek ve genel yaşam kalitelerini artırmaktı.
Ameliyat sırasında gerçek zamanlı fizyolojik tepkileri gözlemleme yeteneği, oyunun kurallarını değiştiriyor. Kronik sırt ağrısına yönelik müdahalelerin etkinliğinin daha iyi anlaşılmasını vaat ediyor.
Araştırmacılar bu yenilikten övgüyle söz ediyor çünkü geleneksel görüntüleme teknikleri omuriliğin karmaşıklığına nüfuz etmekte zorlanıyor. Kalp atışları ve nefes almanın neden olduğu hareket artefaktları nedeniyle zorluk çekiyorlardı.
Ancak fUSI’nin benzersiz yaklaşımı bu tür eserlere karşı hassasiyeti en aza indirir. Denizaltı sonarına benzer şekilde su altındaki nesneleri yönlendirmek ve tespit etmek için ses dalgalarını kullanır. İlgi alanına yayılan ses dalgaları, kırmızı kan hücrelerinin ürettiği yankıya dayalı olarak net görüntüler oluşturur.
Geleneksel yöntemleri geride bırakıyor
Ekibin araştırması, fUSI’nin saniyede 1 milimetreden daha düşük seviyelerdeki kan akışı değişikliklerini tespit etme yeteneğini vurguluyor. Hassasiyet düzeyi, saniyede yalnızca 2 santimetrelik değişiklikleri tespit edebilen fMRI gibi geleneksel yöntemleri geride bırakıyor.
Ekip, kan akışı değişikliklerinin daha iyi izlenmesi sayesinde bu tür ameliyatların başarı oranının şu anda yüzde 50 seviyesinde önemli bir artış göstereceğini öngörüyor.
