Ana Sayfa Manşet Unvanımız dağları aştı ama meslek olarak tanınmıyoruz…

Unvanımız dağları aştı ama meslek olarak tanınmıyoruz…

MÜDAD (Mümessil Dayanışma Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Sn.Atay DUMLU ile söyleşimize devam ediyoruz:

W- MÜDAD üyeleri sadece Tıbbi Mümessiller midir? Örneğin Bölge-saha yöneticileri de üye olabiliyor mu ve kısıtlarınız içinde beşerî ilaç sahası var mı? (Veteriner-zirai ilaç saha temsilcileri katılabiliyor mu?)

A.D.-Üyelerimiz için de Bölge- Saha Yöneticileri, Merkez Yöneticileri dahil olmak üzere birçok meslektaşımız mevcuttur. Meslektaşımız diyorum çünkü tüzüğümüz gereği tıbbi mümessillik yapmış ve hala daha yapan her meslektaşımız derneğimize üye olabilirler. Yine tüzüğümüz gereği maalesef sadece beşerî ilaç tanıtımı yapan Tıbbi Mümessiller (ÜTT ) derneğimize üye olabilirler. Sonraki  genel kurulda ihtiyaç duyulduğu ( talep oluştuğu) takdir de tüzükteki ilgili madde değişilmesi konusunda  oylamaya sunulup oylama neticesin de gerekli değişiklikler yapılabilinir .

Yöneticilerin tamamı olmasa da büyük bir kısmı o makama gelmek için mesleğe Tıbbi Mümessillikten başladığını düşünürsek derneğimize üye olmaları konusunda hiçbir engel tüzük gereği oluşmamaktadır.

W- Size göre Tıbbi Mümessil ya da resmi sıfatı ile ÜTT kimdir?

A.D.- Tıbbi Mümessil, İlaç firmalarının ürettiği veya distribütörlüğünü yaptığı ilaç, tıbbi cihaz vb. malzemeler hakkında özel veya kamu sağlık işletmeleri yada muayehanelere-eczanelere giderek hekim, sağlık çalışanı ve eczacılara mevzuatların kısıtları içinde kalarak  bilimsel kanıta dayalı bilgi aktaran ve hatta gerektiğinde talep edilen kabul görmüş çeşitli fazlarda ki çalışmaları talep eden paydaşlarına sunan olağan dışı bir yan etki görüldüğünde  alınan farmakovijilans eğitimi ve kanunen yüklenilen misyon gereği en kısa süre içinde kanunun belirttiği farmakovijilans kurumuna bildiren donanımlı kişidir .

Tıbbi Mümessiller; özel veya kamu sağlık işletmeleri, eczane ve ecza deposu ziyaretleri gerçekleştirirler, ilaç alım ihalelerini takip ederler ve rakip firma faaliyetlerini gözlemlerler ve mesleki gelişime ilişkin faaliyetler yürütmek gibi geniş görev ve sorumlulukları bulunur.

Bu bizim aslında genel anlamda olan açık tanımımızdır. Hekim ve Eczacı gözünde de mesleki tanımımız bu şekildedir.

Fakat halk tarafından baktığımızda bizi “ Çantacı , pazarlamacı , eşantiyoncu , kalem-defter –takvim dağıtan , doktorların vaktini alan , sırada önlerine geçen , reprezant  …. “ gibi isimler ve tanımlarla anılıyoruz .  Aslında bu konuda empati yapılmasını düşünüyorum çünkü biz bu işi yapmak yani Hekimleri ziyaret etmek zorundayız çünkü bu bizim mesleğimiz ve mevzuatlar dahilinde görevimizi ifa ederek evimize ekmek götürmekteyiz. Bizlerin doğal olarak firmalara tarafından yapılmış günlük ziyaret planlamamız dahilinde hekim ve eczane ziyareti hedeflerimiz bulunmaktadır. Planlama sorumluluk alanımızda ki üniteler de bulunan hekim ve çevrelerinde bulunan eczanelerin sayıları ile orantısı vardır.

Evlenmek isteyen bir meslektaşımız kız istemeye gittiğin de ilk sordukları klasik soru “Devlet memuru olup olmadığımız” ki bizler özel sektörde 4/A statüsünde çalışan beyaz yaka statüsünde olan fakat mesaisinin hemen hemen her dakikasını dışarı da geçiren halk sağlığına her türlü katkı sağlayan emekçileriz.

W- Tıbbi Mümessilin nitelikleri nelerdir?

A.D.- Dışa dönük kişiliği olması, güçlü iletişim kabiliyeti ve empati kurabilme özelliği en önde olanlarıdır.
Motivasyonu kendi içinde olmalıdır, hep pozitif olmak durumundadır.
Yaratıcıdır bulunduğu rekabet ortamında öne çıkması için gereklidir, bu durum hem bulunduğu pazar içinde hem de firma içinde kariyer için…..
Çözüm odaklıdır, saha çalışmasında karşımıza bir çok sıkıntı-problem çıkmaktadır ve genelinin çözümünü üretmek durumundadır.
Gelişime açıktır ilacına ait endikasyonlarda ki gelişmeleri hatta rakip ilaçlar hakkında da sürekli güncellenen bilgilere sahip olmalıdır.

Çalışma azmi, zorlukları aşma kabiliyeti, stres altında çalışabilme, bitip tükenmez sabır, yenilikçilik, teknoloji-elektronik cihaz üst düzey kullanabilme…vb….

W- Sonuç olarak ürettiğiniz iş-ürün nedir?

A.D.- Hekimin reçetesinde eczacının tercihlerinde olabilmek diye özetlense de ,  Farmokovijilans konusun da bizlere oldukça sorumluluk düşüyor .  Ürettiğimiz işlerin başında özellikle ilaç etken maddeleri ve ilaçlarla ilgili yapılan tüm yeni çalışmaların, karşılaştırmalı çalışmaların hekimlere ve talep edilirse eczacılara ulaşmasını sağlamak, yeni tedavi protokollerini anlatmak ve tercih edilmelerini sağlamak gelmektedir.

W- Paydaşlarınız sadece hekim, eczacı ve ecza deposu mudur?

A.D.- İç paydaş gibi düşünürsek firma saha yöneticileri, medikal departman başta olmak üzere firma yapısı içindeki çeşitli saha yöneticileri, birlikte aynı firmada ve veya farklı firmalarda da çalışsalar da meslektaşlarımız, dış paydaş olarak hekim, eczacı ve ecza deposu yanında hedef kitlemizdeki kamu-özel hastane yönetimleri.

keyifli geçen yönetim kurulu toplantılarımızdan bir enstantane

W- Tıbbi Mümessiller ile ilgili güncel mevzuatlar nelerdir ve kamudan ne gibi değişiklik talepleriz var?

A.D.- Mesleğimiz ile ilgili 3 Temmuz 2015 tarihinde çıkan

BEŞERÎ TIBBİ ÜRÜNLERİN TANITIM FAALİYETLERİ

HAKKINDA YÖNETMELİK  

Güncel bir kanun maddesidir . Aynı kanun maddesinde Üçüncü Bölüm Madde 10 …..

(3) Ürün tanıtım temsilcilerinin çalışma saatleri içinde kamu hizmeti veren sağlık kurum ve kuruluşlarında beşerî tıbbi ürün tanıtımı yapabilmeleri aşağıdaki kurallara tabidir:

  1. a) İlgili idarî amir, ürün tanıtım temsilcilerinin sağlık meslek mensupları ile yapacakları ürün tanıtımı amaçlı görüşmelerin yapılabilmesini temin etmek üzere, çalışma düzenlerini gözeterek en uygun zamanı tahsis eder. Bu tahsis, eğitim hizmetlerini ve hastalara verilen sağlık hizmetlerini aksatamaz.

Maddesi bulunmaktadır, bu madde ile özellikle Kamu Hastanelerinde ilgili kanun maddesine uygun olarak ziyaret yasaklarının olmaması en azından uygun zamanların belirlenerek tarafların işlerinin çok daha kolay yapılmasını sağlamak , aynı şekilde özel için de geçerli olmak koşulu ile bir düzen içine oturtulmasının sağlanması , diğer talebimiz de mesleğimizin sadece SGK iş kolu olmasından çıkıp resmiyette de tanınır ve bilinir bir iş kolu olmasının “Pazarlamacı vb. “ gibi kavramlardan çıkmasını sağlayacak önemli adımlar atılarak bizimle yani Mümessil Dayanışma Derneği – MÜDAD la birlikte mesleğimizin etik ve mesleki kurallarının belirlenerek Meslek Etik Kurulunca onaylanmasının sağlanmasını talep ediyoruz . Biz Dernek olarak bu konuda üstümüze düşen sorumlulukla Mesleki Çalıştay yapacağımızı da belirtmek isteriz. 

W- Meslek olarak kabul edilme çalışması daha önce yapılmış mı? Bu konuda sektör temsilcilerinin İEİS, AİFD, TİSD ve SURDER’in desteği var mıdır?

A.D.- Meslek olarak  kabul edilme çalışması maalesef şuana kadar yapılmamıştır. Kaldı ki aslında bu bizim mesleğin değil sektörün en önemli sorunlarından biridir. Çünkü MÜDAD’ın  yapmış olduğu girişimler daha önce birileri tarafından yapılsa idi ne sancılı ÜTT sertifika programı ortaya çıkardı ne de mesleğimiz bu derece dış etkenlerden  yıpranırdı.  Sektörel bazda baktığımız da çalışan kesimde  en fazla vergi  ve SGK primi veren ( toplam çalışanların vergi dilimine ve SGK oranlarına bölümün de ) iş kolu olduğumuz aşikar. Sadece Ülkemiz ekonomisine katkısı bunlarla da bitmiyor her çalışan arkadaşa verilen günlük iaşe bedelleri , çoğunluk şirket çalışanlarına verilen yıllık giyim ücretleri , üniteleri ziyaret ederken araçlarımızın kullandığı akaryakıt giderleri , tanıtım malzemeleri vb. kalemleri yaklaşık  20 bin mümessil olarak düşündüğümüz de ki Türkiye Ekonomisine olan katkısı bence yadsınamaz . Şöyle örnekleme yapmak isterim; ortalama bir Meslektaşımın genel gideri ( Maaş , SGK primi ve ek ödentiler hariç ) buna aylık akaryakıt , iaşe , yıllık giyimin aylığa bölümü ve görünen -görünmeyen tanıtım giderlerini ele alırsak bu rakam kişi başı yaklaşık 1500 tl dir ki üstü de olabilir . Yine ÜTT sertifika programında programa katılan yaklaşık 25 bin ve üzeri meslektaşımızın ulaşım , yemek ve otel masrafları hariç Türkiye Ekonomisine katkısı sadece KDV de yaklaşık 5 milyon tl KDV dışı katkısı da yaklaşık 30 milyon tl dir . Belki de sırf bu sebepten Meslek olarak kabul edilmesi gerekliliği vardır . Kaldı ki bizler, mevcutta bir sertifika programına dahil edildik ve bu durum ilgili mevzuat ile bu yürürlüğe girmiştir .

Mesleğimizin tanınması için yapacaklarımız  konusun da sektör paydaşlarımız olan İEİS, AİFD, TİSD ve SURDER’in bizlere olan desteği ve inancı tam dır . Zaten mesleğimizin tanınması için yapacaklarımız ve taleplerimiz onların desteği olmadan yapılamayacağı için tanındığımızda ve bir meslek kolu ( SGK meslek kolu dışında ) olduğumuzda sadece biz Tıbbi Mümessillerin değil tüm sektör paydaşlarımızın çalışma ve konfor alanı genişleyecektir .

W- Yatay iş pozisyonu olmasına rağmen Tıbbi Mümessiller arasında hiyerarşik bir düzen var mıdır?

A.D.- Hayır .  Sadece tecrübeli olan meslektaşlarımız mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımıza gerek işleyiş hakkın da gerek ünitelerin ve çevrelerinin tanınması hakkında, hekim ve eczacıların tanıştırılmasın da ön ayak olup adaptasyon yada diğer anlamı ile meslek içi ilk eğitimlerini saha da veren meslektaşlarımız güncel terminoloji ile biraz koçluk biraz mentörlük yapmaktadır fakat bu organizasyon da herhangi bir hiyerarşik düzen bulunmamaktadır .

Devam edecek…………..

Comments are closed.