Ana Sayfa Manşet Deliryum Nedir ve Neden Tehlikelidir?

Deliryum Nedir ve Neden Tehlikelidir?

Kadınla konuşmaya çalışan doktorlar, kadının kafasının son derece karışık olduğunu ve yataktan kalkmakta ısrarcı olduğunu gözlemlediler.

Post Author Avatar
Gürkan Akçay
Boğaziçi Üniversitesi – Yazar / Editör-Bilimfili

Avustralya’da bir kadın arka arkaya iki kez felç geçirdi. İlki hafif düzeydeydi ve iyileşmesi çok hızlı oldu. İkincisi ise aniden ortaya çıkmış ve ilkinden çok daha ciddi boyutlardaydı.

Neyse ki kadına pıhtı-giderici bir ilaç uygulandıktan kısa –1 saatten az– bir süre sonra felç durumu ortadan kalkmış, ancak oldukça garip başka bir durum ortaya çıkmıştı. Kadınla konuşmaya çalışan doktorlar, kadının kafasının son derece karışık olduğunu ve yataktan kalkmakta ısrarcı olduğunu gözlemlediler. Görünüşe göre, kadın; doktorların kendisine bunun son derece tehlikeli olduğunu söylediklerini anlamıyor veya algılamıyordu.

Doktorların, hemşirelerin ve hatta ailesinin bile kendisine işkence yaptığını söyleyen kadın; ağlamaya, yataktan kalkmak için direnmeye ve çığlıklar atmaya başladı. Bir yandan pıhtı eritici ilaçlar henüz işini yapmaya devam ederken, kadının yataktan kalkmasını engellemek için de güçlü yatıştırıcı ilaçlara ihtiyaç duyuluyordu.

Deliryum Nedir?

Yukarıda tanık olduğumuz bu hikâye, deliryum karakteristiklerini içeriyor. Deliryum, kişinin ani bir kafa karışıklığı yaşadığı nörolojik (sinir sistemi) bir bozukluktur. Deliryum hastaları, duvarlarda yürüyen karıncalar görmek gibi halüsinasyonlar ya da başkalarının onları sebepsiz yere götürmeye çalıştıklarına inanmak gibi delüzyonlar deneyimleyebilir.

Deliryum oldukça tehlikeli bir vaka örneğidir. Aynı hastalık şikâyetiyle hastaneye yatan aynı yaş grubu ancak deliryum deneyimlemeyen hastalara kıyasla; deliryum deneyimleyenlerin hastanedeki tedavi sürecinde veya hemen sonrasında ölüm oranları neredeyse üç kat daha fazladır. Avustralya’da yapılan bir araştırmada, deliryumlu hastaların, halihazırda deliryum ile hastaneye gelirlerse ölme olasılıklarının beş kat, kaldıkları süre içinde gelişirse ölme olasılıklarının 30 kat daha fazla olduğu bulgusuna ulaştı.

Deliryumun, beyinde kalıcı hasarlar meydana getirdiği biliniyor. Bazı hastalar tekrar normale dönemezken, aynı zamanda deliryum geliştirenlerin Alzheimer hastalığına daha hızlı yakalandıkları da biliniyor.

Sebepleri Neler?

Deliryumun, farklı nedenleri olabilir. Pnömoni gibi veya idrar yolları enfeksiyonları gibi enfeksiyonlar en yaygın nedenlerdendir. Dehidrasyon, bazı ilaçlar, aşırı dolu mesane ve hatta kabızlık – tek başına veya kombinasyon halinde – deliryuma yol açabilir.

Yoğun bakım ünitelerinde oldukça yaygın görülebilen deliryum, aşırı hasta genç ve çocuklarda da gözlemlenebilir. Ani zihinsel ve sinir sistemi değişikliklerine neden olan şiddetli alkol yoksunluğu da deliryuma benzer semptomlara neden olabilir ve bu durum Deliryum Tremens olarak adlandırılır. Bununla birlikte, çeşitli uyuşturucularla zehirlenme de akut kafa karışıklığına ve halüsinasyonlara neden olabilir.

Hastaneye yatmış hastalarda deliryum için genellikle birden fazla neden vardır. Doktorlar, nedeni belirlemek için genellikle temel idrar ve kan testlerinin yanı sıra dikkatli bir baştan ayağa kontrol yapar. Felç ve beyin enfeksiyonları çok nadir görülen nedenlerdir, bu nedenle omurilikten sıvı alma ve beyin taramaları geleneksel muayeneden sonra ikinci sırada yer alan muayene uygulamalarıdır.

Nasıl Tanı Koyulur?

Ne yazık ki, doktorlar deliryum tanısı koymakta oldukça zorluk çekerler. Bunun muhtemel sebeplerinden birisi, hastayla geçirilen zamanın kısa oluşu ve deliryumun dalgalanmalarıdır. Günden güne, hatta saatler içerisinde biel bir hasta normal seviyeden ciddi deliryum seviyesine geçiş yapabilir. Eğer normal seviyeye denk gelinirse de deliryum teşhisi koymak oldukça zordur.

Deliryum semptomları genellikle ilaçların, yaşındemansın ve hatta yabancı bir dil konuşmanın bile yan etkilerine bağlanır. Biyolojisindeki belirsizlikten kaynaklı deliryum tanısı koymak için kullanılan bir tarama ya da kan test yoktur. Her ne kadar bazı nörotransmitterler (beyin hücreleri arasında elektriksel sinyalleri taşıyan çeşitli kimyasallar) yükselse de bazıları deliryum sırasında düşme gösterir ve bu da tanı testleri için kullanışlı olmayı engeller. Dolayısıyla deliryum tanısı koymak hâlâ karakteristik işaretlere ve bu işaretleri dikkatle takip etmeye dayanır.

Deliryum Tipleri

Farklı deliryum tipleri bulunmaktadır. Hiperaktif tipte olanını farketmek oldukça kolaydır. Bu tip deliryumda, kişi, tedirgin, kıpır kıpır ve potansiyel olarak saldırganlık gösterir. Bu kişiler hastanede etrafta dolanır ve bazen hastaneden kaçma davranışları gösterir.

Yavaş tepki veren, uyuşuk ve uykulu bir hastada görülen hipoaktif tipte ise daha kolay gözden kaçar veya fark edilmeyebilir. Bu tip daha tehlikelidir.

Deliryum, yaşamın son evrelerinde de ortaya çıkabilir. Terminal deliryum, son günlerini yaşayan ve bakım altındaki kişilerde her üç insandan birinde görülebilir.

Nasıl Tedavi Edilir?

Deliryum tedavisi genellikle, deliryum etkilerinin tetikleyicisi olan ilacın uygulamasını durdurmak gibi bir tedaviyi gerektirir. Ancak, yine de, deliryum tetikleyicisi ortadan kalktıktan sonra da devam edebilir. Yaygın ve tehlikeli bir vaka olmasına rağmen, deliryumun kendisi için etkili bir tedavi yoktur. Çoğu durumda, yapılabilecek tek şey hastayı güvende tutmaktır.

Öte yandan antipsikotik ilaçlar (şizofreni tedavisinde kullanılan türler) hiperaktif deliryum semptomlarını gidermek için düşük dozlarda kullanılmıştır. Ancak, palyatif bakım hastalarında yapılan yakın tarihli bir Avustralya araştırması, bu ilaçların yalnızca etkisiz olduğunu göstermekle kalmadı, aynı zamanda hastalar için zararlı olduğunu da ortaya koydu. Bu da, hastayı güvende tutmak için ilaçların ikinci sırada yer alması gerektiği gerçeğini güçlendirir.

Hasta yakınları, hastaya neler olduğunu ve nerede olduğunu hatırlatarak onları yeniden yönlendirmek için yardımcı olabilir. Hastane ortamları, kafa karışıklığı yaşayan yaşlı hastalar için güvenli olacak şekilde tasarlanabilir.

Hayatta kalanlar, deliryum deneyiminin korkunç bir kâbus olduğunu, gerçekten de işkence gördüklerine inandıklarını söylüyor. Etkili bir önleyici uygulama bulunana kadar, deliryuma yatkın olanların (çok yaşlılar gibi); akrabaları, arkadaşları ve bakıcıları belirtilere karşı dikkatli olmalı, ortaya çıktığı anda harekete geçmeli ve profesyonel destek almalılar.

 Kaynak ve İleri Okuma

www.bilimfili.com/deliryum-nedir-ve-neden-tehlikelidir